Planlı Alanlar İmar Yönetmeliği 3 Temmuz 2017 tarihli ve 30113 Sayılı Resmi Gazete’de yayımlandı. Yönetmeliğin Geçici 3 üncü maddesi yayımı tarihinde, diğer maddeler 01/10/2017 tarihinde yürürlüğe girecektir. Yönetmelik ile imar uygulamalarında birçok yenilik getirildi.
Yönetmelikle birlikte, mevcut yönetmelikte yer alan ve mülga yönetmeliklere uyma imkanı tanıyan geçici maddeler 1 Ekim 2017 tarihi itibariyle yürürlükten kaldırılarak, imar disiplinin bozan birden fazla yönetmeliğin tercih edilebilmesi uygulanmasına son verilmesi amaçlanıyor. Resmi Gazete’de yayımlanan Planlı Alanlar İmar Yönetmeliği ile birlikte şu düzenlemeler hayata geçirildi:
Genel ilke olan 5 inci maddenin 6ncı fıkrası ile; Dikey yerine yatay yapılaşmayı temin için; emsal verilip taban alanı verilmeyen parsellerde çekme mesafeleri içinde kalmak şartıyla taban alanı sınırının %40 tan %60 a çıkarılmıştır. Bu sayede toplam inşaat alanı aynı kalmak kaydı ile dar yüksek binalar yerine daha geniş fakat az katlı binaların önü açılmaktadır.
Genel ilke olan 5 inci maddenin 8 inci fıkrası ile; Parsele verilen inşaat hakkının suiistimal edilmesi suretiyle verilen hakkın çok üzerinde uygulama yapılabilmesi yolu kapatılarak, emsal harici tüm alanların toplamı %30 ile sınırlandırılmaktadır.
Yine 5 inci maddenin 8 inci fıkrası ile; su basman kotu altında yapılacak zorunlu otopark alanlarının 2 katı kadar otopark alanı, sığınak, ortak depoalr gibi alanlar emsal harici sayılmaktadır. Ayrıca bunun yanında bütün cepheleri gömülü olan tüm otopark alanları da emsal dışı tutulmuştur.
Genel ilke olan 5 inci maddenin 15 ıncı fıkrası ile; Belediyelere imar planlarında açıklanmamış ve bu yönetmelikte yer almamış hususlarda, yapıların estetiği, rengi, çatı ve cephe kaplamasına yönelik kurallar koyma, yapıların inşasında yöresel malzeme kullanılmasına ve yöresel mimarinin dikkate alınmasına ilişkin zorunluluk getirme yetkisi verilmiştir.
Genel ilke olan 5 inci maddenin 26 ıncı fıkrası ile; Yol kotundan düşük olan arazilerde kademelendirme esası getirilmiştir. Bu sayede özellikle İstanbul Boğazı gibi eğimli arazilerde yol cephesinden 4-5 kat olan ancak arka cephede eğim nedeni ile 7-8 katı açığa çıkan ve silüeti olumsuz etkileyen yapılar önlenmektedir.
19uncu maddenin 1/f bendi ile; Yol boyu ticaretin teşekkül ettiği konut alanlarında, zemin katlarda otopark yükü karşılamak şartıyla ticari kullanımlara izin verilmektedir.
22 inci Maddede getirilen düzenleme ile; yönetmelik çıkaramayacak belediyeler için referans niteliğinde verilen emsal harici alanlar, artık %30 sınırı içinde kalmak kaydıyla yöresel koşullar dikkate alınarak idarelerce değiştirilebilecektir.
23 üncü maddenin 2inci fıkrası ile; otopark sorununu azaltmak amacıyla ön, yan ve arka bahçe altlarının da otopark yapılabilmesine imkan sağlanmıştır.
29uncu maddenin 1inci fıkrası ile; Özellikle ticaretin yoğun olduğu yerlerde, 1+0 tabir konut tabir edilen ancak gerçekte ofis olarak kullanılan binalarda, asgari konut şartlarının sağlanması ve aile yapısının korunması amacıyla en az 1 yatak odası zorunluluğu getirilmiş ve böylece 1+1 den daha küçük konutların yapılması önlenmiştir.
59uncu maddenin 2inci fıkrası ile; Mantolama tabir edilen ve bina kabuğunun yalıtımı ve pencere değişimi uygulamaları, binanın taşıyıcı sistemini olumsuz etkilemediğinin raporlanması, fenni mesuliyetin üstlenilmesi kaydıyla yapı ruhsatından muaf tutulmaktadır.
Yine 59uncu maddenin 2inci fıkrası ile; binanın kendi ihtiyacı için olan ve taşıyıcı sistemi etkilemeyen güneş kaynaklı yenilenebilir enerji sistemleri (Güneş Enerjisi Panelleri) uygulamaları da ruhsattan muaf tutulmaktadır.
59uncu maddenin 3üncü fıkrası ile; Özellik arz eden yapılarda inşaat ruhsatı beklenmeden mimari proje onayına müteakip kazı izni verilmesi imkanı getirilmiştir. Bu sayede özellikle büyük yatırımlarda tüm projelerin hazırlanması ve ruhsatın düzenlenmesi için geçen 3-4 ay gibi bir süre zarfında kazı imalatları yapılabilecek, yatırımcı büyük br zaman kazanacaktır.
69 uncu maddenin 1 ve 2. Fıkraları ile getirilen yenilikle; yönetmeliğin temel ilkeleri değiştirilmemek kaydıyla İl ve Büyükşehir Belediyelerinin kendi Yönetmeliklerini hazırlayabileceklerdir. Bu sayede Belediyelerin yöresel şartlarına göre uygulama yapmalarına imkân tanınmaktadır.
Özel mülkiyete tabi arsa ve binalarda fenni mesuliyeti üstlenilmek, BTK güvenlik sertifikası alınmak kaydıyla, yer seçim belgesi ile -ayrıca ruhsat alınmadan- elektronik haberleşme istasyonu kurulabilmesi.
Geçici 3üncü maddenin 1inci fıkrası ile; Yeni Yönetmeliğin 1 Ekim 2017 itibariyle yürürlüğe girmesi ilkesi getirilmiş olup, muhtemel mağduriyetleri önlemek amacı ile bu tarihten önce yapılmış olan ruhsat başvurularının eski yönetmeliğe göre sonuçlandırılma imkanı sağlanmıştır.